13 Haziran 2011 Pazartesi

Sizin oy attığınızla kazanan partinin bir olduğunu ben daha hiç görmedim hayatımda!



Bir seçim daha geçti gitti. Kazanan, kaybeden, sevinen, üzülen, hazmedemeyenlerle dolu ortalık.

Seçim için tahmin yapmadım, daha doğrusu yaptım ama düşük bir tahmin. Çünkü her yaptığım tahmini ezip geçiyor Ak Parti. En son 2007 seçimlerinde bir arkadaşımla girdiğimiz "Ak Parti tek başına iktidar olur mu olamaz mı?" iddiasını benim bile tahmin edemeyeceğim bir oranla kazanmıştım. Bu konuda da teşekkürlerimi ileteyim yeri gelmişken.

Gelelim sonuçlara... Dünkü yazım bir aşağıda, beklentilerim de ortadaydı. Has Parti konusunda hayal kırıklığına uğradım. Saadet Partisi'ni bile geçemediler sıralamada. Yine de bu parti zamanla oturacaktır. Ak Parti'de bir sonraki dönem Tayyip Erdoğan'ın olmayışını bir fırsat bilebilirler. Bir de şu Bekaroğlu konusuna çözüm bulsalar valla ben de rahatlayacağım...

En çok üzüldüğüm ise Ankara 2. Bölge adayı Aynur Bayram'ın 2000'den az oy almasıydı. Muhafazakar diye tabir edilen seçmenden daha fazlasını beklerdim. Ak Parti'den eksilecek 50 bin oy bile çok fazla şeyi değiştirmezdi...

CHP her zamanki gibi. Seçim öncesi hedeflerinden çok uzakta kaldılar. Yine de oy oranı ve milletvekili sayılarını artırdıkları için tebrik etmek gerek. Bir ileri iki geri değişim bu kadarını getiriyor işte. Değişim konusunda daha inançlı olmaları onlara pek fazla oy da kaybettirmeyecek, bunu Cuhmuriyet Güç Birliği'nin hezimetinden çıkarıyorum. Bilmiyorum ne kadar haklıyımdır...

MHP beni şaşırttı. Söyleyecek bir şey yok. Mecliste olmaları güzel. Yoksa 36 BDP'linin bulunduğu meclis için "Kürtler var da Türkler niye yok?" yorumu yaparlardı tahminimce. Sahi, 36 vekil çıkaran BDP de şaşırtıcı derecede başarılıydı. %10 seçim barajı saçmalığının bir işe yaramayacağını açık açık gösterdiler. Sırrı Süreyya Önder, Altan Tan gibi isimlerin yer alacağı meclisten umutluyum. İnşallah son zamanlarda artan Kürt faşistliği konusunda bir frene basar BDP.

Ak Parti'nin 330 milletvekilini bulamaması ise bir yerde olumlu. Bu da Ak Parti ve Tayyip Erdoğan'ı frenleyecek unsur olacaktır. Diğer bir güzelliği de; artık hiç kimse "Ak Parti kafasına göre yasa yapıyor" diyemeyecektir.

Ben sevdim bu meclisi. Halkın %96'sı mecliste temsil ediliyor (Başörtüsü meselesi hala çözülmüş değil, bu da hepimizin kocaman bir ayıbıdır. Atlamamak gerek). Hayırlı olmasını diliyorum.

Sabahtan beri farklı görüşlerden 10 tane gazete okudum, seçim sonuçlarını görmekten sıkıldım. Nasıl kurtulacağım derken de aklıma bu akşam 21:55'te yayınlanacak olan Leyla ile Mecnun'un yeni bölümü geldi. Seçim özel yayınımız sanırım buraya kadar. Takip ettiğiniz için teşekkürler. Öptüm, bay bay. (Koskocaman adam hiç öptüm, bay bay der mi ya...)

Hiç yorum yok: